Özgür Gürbüz-BirGün/3 Temmuz 2015
Artvin
Cerattepe’de dostlar 20 yıldır madencilere karşı nöbet tutuyor. Artvin’in içme
sularını sağlayan Cerattepe’de, Mehmet Cengiz’e ait Özaltın şirketi bakır
madeni açmak istiyor. Aynı bölgede altın da var. Bakıra izin verilirse altın
madeni de kapıda. Mehmet Cengiz’in hükümetle ilişkisini anlatmaya gerek yok.
Mevcut yönetim Artvin’in tüm içme suyunu zehirleyeceğini bilse bile Cengiz’e
hayır demez. Artvin Valisi şimdiden Cengiz’e devlet desteği sağlamışa benziyor.
Mehmet Cengiz’in yazmaya elimin gitmediği meşhur ‘vecizesi’ Artvinlileri de kapsıyor olmalı.
Bilin ki bu
işte bizim de payımız var. İnkar etmeyelim. Geçen hafta gittiğiniz düğünde
taktığınız altın bilezik, yeni doğan bebeğin beşiğine iliştirdiğiniz çeyrek
altının masum olduğunu düşünmeyin. Bugün Dersim’in
Ovacık ilçesindeki Havaçor Vadisi’nde yine altın madeni açmak için hazırlık
var. Nedeni, o sarı metale verdiğimiz değerden. İzmir’in tek temiz su
havzasında, Efemçukuru’nda altın çıkarılıyorsa, Bergama’nın bereketli
ovalarında altıncılar her türlü hukuk kararına rağmen hüküm sürüyorsa, bu işle
ilgimizin olmadığını düşündüğümüz için.
Bir altın
madencisine altının ekonomiye katkısını sorun. Size ballandıra ballandıra
anlatır. Altın olmazsa herkesin işsiz kalacağını, ekonominin batacağını söyler.
Cep telefonunuzdan, bilgisayarlara altın kullanıldığından bahseder. Halbuki çıkardıkları
altının büyük bir bölümü süs eşyası ya da yatırımcılar içindir.
Televizyonlar,
elektronik aletler için bize altın lazım diyenlere kanmayın. 2014 yılındaki 4 bin 410 tonluk altın
talebinin sadece 346 tonu (yüzde 8’e yakını) teknoloji alanında kullanıldı[1].
Geçen yıl tüm dünyada geri kazanılan altın miktarının bin 175 ton olduğunu
düşünürseniz, elektronik aletler için gerekenin üç katı miktarda altının sadece
halihazırda çıkarılmış altınlardan karşılanabileceğini görürsünüz[2].
Yeni altın madeni açmadan hatta mevcutlarını kapatarak bile bu ihtiyaç
karşılanabilir. Sadece merkez bankalarının altın rezervleriyle, yatırımcıların
ellerindeki altınların bu talebi 180 yıldan fazla karşılamaya yeteceği söyleniyor[3].
Dünyada bugüne kadar çıkarılmış altın miktarı hesaba katılırsa bu süre 450 yılı
bulabilir[4].
Yeni altın çıkarmadan tıptan, elektroniğe tüm gerekli altın ihtiyacını
karşılayabiliriz. Bugün gördüğünüz tüm altın madenlerinin asıl nedeni
şirketlerin size bilezik, kolye ve çeyrek altın satıp kâr etmek istemesi.
Artvin’de 20
yılı bulan direniş sizi şaşırtmasın. Altıncılar bir kez ortaya çıktı mı kolay
kolay gitmez. Dersim’deki maden hikayesi de farklı değil, yıllardır bir hayalet
gibi Ovacık’ın üzerinde dolaşıyor. Halk kovuyor, şirketin adı, sahibi değişiyor
ve altın madeni kabusu geri geliyor. Bergama’da da öyle olmadı mı? Alman
vakıflarından girip, cemaatten çıktılar ve madeni güzelim topraklara
kondurdular. Komplo teorici milliyetçileri kandırdılar, karşı çıkan çevrecilere
saldırdılar. Bu süreç içinde kimse çıkıp, “yahu,
kimin bu altına ihtiyacı var” diye sormadı. Şimdi Ege’nin bereketli
toprakları kimyasal atıklarla, siyanürle iç içe yaşamak zorunda.
Altın denen
illetten bir an önce uzaklaşın. Hediye mi alacaksınız? Koyun altın ederi parayı
bir zarfa uzatın gelin ve damada. Olmadı adlarına fidan dikin, evlerine bir
eşya alın, hediye çeki verin. Altını yastık altına atan ve süs için kullananlar
arasında Hindistan, Çin, Türkiye ve Orta Doğu ülkelerinin başta geldiğini
unutmayın. Çözümün parçası olun.
Boynunuzda,
bileğinizde ve parmağınızda o sarı bela olmadığında daha güzelsiniz. Bebeklere,
yeni evlilere altın takıp hepimizin geleceğiyle oynamayın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder