Özgür Gürbüz-BirGün/25 Ağustos 2013
Bugünlerde sağa bakma, sola bakma. Uzaklara bak, uzaklara
bakmakta fayda var. Yüzünü bu ülkeden öte yana çevir. Mısır’a, Suriye’ye veya
Lübnan’a bak. Aman ha, gözlerin Eskişehir’i, Hatay’ı görmesin. Bakışlarını Roboski’den
kaçır, Lice’ye hiç uğramasın. Okmeydanı’nda hastane koridorlarında neler oluyor
diye meraklanma. Berkin’in annesi Gülsüm Elvan 72 gündür hastane koridorlarında
yavrusunun komadan çıkmasını bekliyor; onunla göz göze gelebilirsin. Bakma bu
tarafa, bakma! 14 yaşındaki Berkin’in arkadaşları da mahallede beklemede. Oyun
oynayacaklar ama Berkin eksik. Yok say o mahalleyi sen. Diğer yüzde 50 belle.
Eskişehir’de Ali İsmail Korkmaz’ın dövülerek öldürüldüğü
o sokağa bakayım hiç deme. Kanlı elleriyle ekmek satan fırıncıyı görme. Sen
iyisi mi Mısır’a bak. Yoksa kazara bir vali görürsün. “Ali’yi kendi arkadaşları
dövüp suçu polise atmışlardır” diyen bir vali çıkar karşına. Miden burkulur,
kusmak istersin. Sen en iyisi Eskişehir’e bakma. Elleri sopalı, gözleri kanlı
erkekleri görme. Sokağa davet ettiğin ‘delikanlıların’ vahşetine tanıklık etme.
İnsanlıktan çıkışlarını görmezden gel. Erkekliklerini 19 yaşındaki savunmasız
bir çocuğu döverek, öldürerek ispat
etmeye çalışanları yok say. Kan soluyanları duyma. O sokak artık bir cinayetin
sokağı; orayı bilme ve görme...
Sen en iyisi Mısır’a bak. Oradaki acılar uzakta. Ağlarsın
ama geçer, üzülürsün ama unutursun. Buralar ise senin memleketin. Acıların
kaynağı sensin. Bir bakarsın Eskişehir’de o sokaktan geçersin. Bir gün o polise
denk düşersin. Sana ekmek verirler, nimettir der yersin ama bilmezsin ki o
fırıncı yapmıştır. Ankara’da Ethem Sarısülük’ün vurulduğu yerdesindir ama
haberin yoktur. Arkadaşın komik bir şeyler söyler gülersin. Sonra unutamazsın o
acıyı, ağlamakla geçiştiremezsin.
Sen en iyisi Mısır’a bak ama yukarıdan bak. Gözlerin
Hatay’a takılmasın. 85 gündür Abdullah Cömert’in katillerinin adalet karşısına
çıkarılmasını bekleyen ailesiyle karşılaşma. Bu ülke tarifsiz acılarla dolu.
Gözlerini o acılardan sakın. Medeni Yıldırım’ın, Mehmet Ayvalıtaş’ın dostlarının
bakışlarından kaç. Olur ya, kazara görürsen ülkende olan biteni, sil o
kayıtları. Mobese kameralarının kayıtlarını siler gibi. Ama bil ki, o kameralar
bile senden daha iyi görüyor memleketinde olan biteni. Bildiğin metal
parçaları, senin kanlı canlı gözlerinden daha vicdanlı bakıyor bu
topraklara.
Esirgediysen bir baş sağlığını bu gençlerden, sen en
iyisi Mısır’a bak. Katilleri koruduysan eğer daha öteye. Sahip çıkıyorsan o
canilere kutuplara kadar yolun var. Mısır’a bakarken ağla istersen.
Vicdansızlaşan yüreğini uzak acılarla teselli et. Sorumluluklarından kaç,
muhasebeyi öteki dünyaya bırak. Sal gözyaşlarını, gören üzülüyor sansın.