Üzerindeki altın arama ve sondaj girişimleriyle gündemi meşgul eden Kaz Dağları, aslında Türkiye için altından daha da değerli denebilecek kadar zengin bitki örtüsüne sahip alanlardan biri. Çünkü bölgede yaklaşık 900 farklı bitki çeşidi yaşıyor. Nitekim son beş yıldır yürütülen bilimsel araştırmalar da, Kaz Dağları'nda hâlâ keşfedilmemiş ve tüm dünyada bir örneği daha olmayan bitkilerin var olduğunu bize gösteriyor. Hatta buna göre, Kaz Dağları'nda tam altı yeni bitki türünün keşfi kesinleşmiş ve belgelenmiş durumda. Bölgeye ev sahipliği yapan Zeytinli Belediyesi'nin de desteğiyle, bu türlerin resimlerinin yer aldığı özel bir kitapçık da bu yıl basılmış. TÜBİTAK'ın üç yıl önce başlattığı proje kapsamındaki bu çalışmalar, Balıkesir Üniversitesi'nden Prof. Dr. Gülendam Tümen, Yrd. Doç. Dr. Fatih Satıl, Yrd. Doç. Dr. Tuncay Dirmenci ve Doç. Dr. Abdullah Soykan'dan oluşan bir ekip tarafından yürütülmüş. Kaz Dağları Milli Parkı'nın endemik ve nadir bitkileri yeniden tespit edilmiş ve türlerin tehlike kategorileri ile koruma önerileri ortaya konmuş. Yrd. Doç. Dr. Satıl, bu bitkilerin 30'unun yalnız Kaz Dağları'na özgü olduğunu söylüyor. Bilim insanı ayrıca, "...Kaz Dağları'nda; Türkiye'de başka bir yerde bulunmayıp yalnız Yunanistan ve diğer Balkan ülkelerinde sınırlı bir yayılış gösteren 31 nadir bitki türü var. Bu özellikleriyle yalnız Türkiye'nin değil, tüm Avrupa kıtasının en önemli bitki alanlarından (ÖBA) biri," açıklamasını yapıyor. Buradaki zenginliği anlamak için, Türkiye'deki bitki envanteriyle ilgili birkaç rakamı anımsamakta yarar görünüyor. Zira Türkiye'de yaklaşık 9 bin bitki türü var. Bu 9 bin türün yaklaşık 3 bini ise, Türkiye için endemik kategoride ve Kaz Dağları'ndaki 900 türün en az 30'u da bu kapsam altına giriyor. Kaz Dağları sadece ender rastlanan bitki türleri için değil nesli tehlike altında olan hayvanlar için de önemli bir yaşam alanı. Bölgede ayı, karaca, yaban kedisi, su samuru, sincap, yarasa, kirpi, tavşan, porsuk, sansar, tilki, yaban domuzu, kartal, doğan, atmaca, şahin, keklik, tahtalı, çulluk, alabalık ve sazan türleri de yaşamlarını sürüyor. Arama çalışmalarını sürdüren madenlere çalışma izni verildiği takdirde, Milli Park ve çevresinde yaşayan birçok bitki ve canlı türünün yaşam alanları tehlike altında olacak. Bu açıdan halihazırdaki manzaraya karşı çıkan yöre halkının turizm, zeytincilik ve tarım gibi diğer kaygıları da eklenince, toprağın üstündeki değerlerin, altındakilerden çok daha fazla olduğu rahatlıkla söylenebiliyor.
Ferulago trojana E Akalın-Pimenov,
Prangos ilanae Pimenov, Akalın- Kljuykov,
Nepeta sibtorpii subsp. tumeniana T.Dirmenci,
Acantholimon idaeus, Matthiola trojana T. Dirmenci, F. Satıl & G. Tümen
Bitki örtüsü
Üst tabakada 600-700 rakımlar arasında Kızılçam hakimdir. Üst rakımlarda Karaçam, Kayın, Göknar asli ağaç türleridir. Kestane Meşe, Kızılağaç, Çınar ağaçları bulunmaktadır. Alt tabakada Sistus(Laden), Erika, Karaçalı, Böğürtlen, Sarmaşık bitkileri ile Kekik, Adaçayı, Sumak gibi tıbbi bitkiler açısından da çok zengindir.
1 yorum:
böyle dogal güzelyerlerimiz kaç tane kaldı bir bir heba etmişiz güzellikleri insanların aç gözlülüğüne kurban edilmiş üzerindeki güzelliklerden vazgeçilip ciğeri sökülmek isteniyor sırf birkaç kişinin menfaatleri için kirleniyor havamız,suyumuz,topragımız bozuluyor saglıgımız altın belki değerli bir madendir ama altın çıkarılan ülkelerde hiçbir zaman mutluluk gelmemiş yoksa dünyanın en zengin ülkeleri olurlardı enfazla afrika ülkelerinden çıkarılmış bu değerli madenler yine en fakir açlık sefalet çekip sömürülen yine bu devletler acaba bu altın avcılarıda bizi afrika ülkeleri standartlarınamı getirmek istiyorlar insanlık için temiz su gerek temiz topra,temiz hava,cıvıl cıvıl canlı doğa gerek unutmayalımki bu dünya sadece bizim degil binlerce mahlukatında yaşama hakkı var onlara zarar verecek her uygulamanın günahı bu doga katillerinin ve bunlara göz yuman maymun iştahlı aç gözlülerin üzerine yagsın sırf maden arıyoruz diye bilinçli olarak ülkenin en gözde yerlerinde doğa katliamı yapılmasını şiddetle kınıyorum.kaz dağlarımız bizim doğal güzelliklerimizdir bizler kaz değiliz olmadığımızı tepkilerle gösteriyoruz bizi kaz gibi gören kaz beyinlilere sesleniyorum,günü kurtarmak için basit çözümler üretmeyin ülkemizin doğal güzelliklerini tüketmeyin hava su toprak bizim için madenlerden daha degerlidir gidin madenleri verimsiz topraklarda arayın şehit kanlarıyla sulanan toprakları lütfen siyanürle yıkamayın yoksa sizleri tarih affetmeyecek,gidin alplerde arayın everest e arayın madenleri sıkıysa,düşman işgalinde bile dogamıza bu kadar saldırmadılar düşman bile yapmadıkaçtane kaz dagımız,agrı dagımız,madra dağımız var bu madenler yapılan doğaya zararı karşılayabilecekmi,bırakın bir canlıyı geriye getirebilecekmi,çıkarcı çevreler işleri bitince cehennem olup giderken bizlere çöplerini bırakacaklar bunların hesabını belki bu dünyada vermeyenler öbür tarafta mutlaka vereceklerdir saygılarımla...mücadelinizde başarılar dilerim,asıl kurtuluş savaşı şimdi başlıyor,iş ekmek temiz hava,temiz su,temiz toprak,sağlıklı bi yaşama ortamı zor bir savaş ama başarmalıyız şehitlerimizin kanını siyanürle yıkamayalım yıkamak isteyenlere engel olalım saygılarımla
Yorum Gönder