Türkiye, 2007 yılında yaklaşık 10 bin futbol sahası büyüklüğünde ormanın alanını yangınlar sonucunda kaybetti. Uzmanlar, yaşanan kuraklık göz önüne alındığında bu rakamın kötü olmadığını söylüyor.
Özgür Gürbüz - Sabah Gazetesi / 2 Ekim 2007
Türkiye her yaz olduğu gibi bu yaz da orman yangınlarıyla yatıp kalktı. Geçtiğimiz beş yıla oranla, daha çok orman alanını yangınlara feda eden Türkiye’nin orman kaybı, 20 Eylül 2007 itibariyle 11 bin 135 hektar. Bu rakam, 10 bin büyük futbol sahasına bedel. Son beş yıla oranla yanan alan armış olsa da uzmanlar, yaşanan kuraklık ve seçim dönemine rağmen büyük bir orman kaybı olmadığına dikkat çekiyor.
İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi öğretim görevlisi Yrd. Doç. Dr. Ali Küçükosmanoğlu, Türkiye’de orman yangınlarıyla mücadelede ilerleme kat edildiğine dikkat çekiyor. 11 bin hektarlık rakam için “Hiç yüksek bir rakam değil” diyen Küçükosmanoğlu, “Özellikle seçim yıllarında orman yangınlarında büyük artışlar oluyor. Bu yıl seçim yılı olmasına rağmen yine de ortalamanın altında kaldığı söylenebilir” açıklamasını yapıyor. Orman yangınları sonucu yanan alan miktarının geçmişe göre azalmasını, Çevre Bakanlığı’nın ve sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarıyla, ormanları tahrip edenlere verilen cezaların arttırılmasına bağlayan Küçükosmanoğlu, medyanın konuya gösterdiği önemin de etkili olduğunu söylüyor.
Küçükosmanoğlu, “Bir ülkedeki yangın koruma ve savaş organizasyonunun başarısı bir yangına düşen alanla ölçülür. Türkiye’de son yıllarda bu rakam yangın başına 5 hektara kadar düştü, eskiden bu 18-20 hektar civarındaydı. Akdeniz ülkeleriyle kıyaslandığında çok kötü durumdaydık. Akdeniz İklim Kuşağı’nda olduğumuz için mutlaka yangınlar çıkacak. Önemli olan bu yangına kısa zamanda müdahale edip onu söndürmek” açıklamasını yapıyor. Küresel ısınmadan dolayı bu rakamın daha yukarılarda çıkmasından çok korktuğunu söyleyen Küçükosmanoğlu, helikopter sayısının az olduğuna ilişkin eleştirilere de katılmadığını belirtiyor. Küçükosmanoğlu, yangın söndürme konusunda önceliğin her zaman yerden savaş yöntemlerine verilmesi gerektiğini, ikinci aşamanın havadan savaş yöntemlerinde olması gerektiğini öne sürüyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder