Özgür Gürbüz-BirGün/4 Aralık 2017
Çocuklukta odamda Metin, Ali ve Feyyaz’ın posterleri vardı. Odama futbolcu posteri asmayalı çok oldu ama yakında duvarımda Saul Luciano Lliuya’nın bir fotoğrafını görürseniz hiç şaşırmayın. Luciano bir futbolcu değil, Perulu bir çiftçi. Dünyanın en büyük enerji devlerinden RWE şirketine karşı dava açmış, çevre hareketinin umut vaat eden hücum oyuncularından.
Luciano hakkında
fazla bir bilgimiz yok ama iki ayağından çok kafasını iyi kullandığını
görebiliyoruz. Peru’nun Huarez adlı kasabasında yaşadığını, 37 yaşında olduğunu
biliyoruz. Elimizde kararlı bakışlarıyla bizi etkileyen bir fotoğrafı var.
Huarez kasabası, eriyen buzullar yüzünden taşma potansiyeli olan bir göle ev
sahipliği yapıyor. Luciano, Almanya’nın elektrik talebinin üçte birini
karşılayan RWE’den kendisi için 6 bin 384 avro tazminat talep ediyor. Su
baskını tehlikesine karşı evini korumak için harcadığı paraya karşılık. RWE’yi
Luciano’dan daha iyi tanıyoruz. Denizli’de Turcas Enerji ile birlikte
işlettikleri 800 MW’lık bir doğalgaz santralları var. Dünyada sahip oldukları
santralların kurulu gücü ise 40 bin megavatı (MW) geçiyor; Türkiye’nin tüm
kurulu gücünün yarısı kadar. Almanya’da üretilen elektriğin üçte birini bu
şirket sağlıyor. Kömür, doğalgaz ve nükleer santral öncelikleri.
Yapılan
hesaplara göre, şu ana kadar atmosfere bırakılmış, iklim değişikliğine yol açan
seragazlarının yüzde 0,5’inden RWE sorumlu. O yüzden de Luciano, RWE’den
kasabasını buzulların erimesiyle taşacak göl sularından korumak için gereken
masrafın yüzde 0,5’ini (17 bin avro) karşılamasını istiyor. Sorumlu sizsiniz,
bedelini ödeyin diyor. Almanya’daki Germanwatch adlı çevre örgütü de onu
destekliyor. Luciano davayı kazanır mı göreceğiz ama Almanya’daki mahkemenin
dava talebini kabul edip, Perulu çiftçiyi dinlemeye karar vermesi herkes
tarafından bir milat kabul ediliyor. Bu davanın, gelecekte “Yaşamspor” kadrosunda mücadele eden birçok gence ilham vereceğinden
eminim.
Luciano’nun
davası bizi de ilgilendiriyor. Afrika’dan bir köylünün, tarlasındaki ürünleri
yakan kuraklık için Türkiye’de EÜAŞ’a dava açması veya yeni kömür
santrallarından birinden tazminat talep etmesi artık kimseyi şaşırtmamalı. Türkiye’de
“milli enerji” diye pazarlamaya çalışılan kömür (zehir) yüzünden bedel
ödeyenlerin, dünyanın neresinde olursa olsun kirletenden de hesap sorduğu bir
enerji hareketi başlıyor. İklim adaletinden bahsediyoruz…
Nefesiniz Cebinizde
Kış aylarına
girdik. Elektrik enerjisinin üçte birini kömürden üretip havasını kirleten
Türkiye’de, kömür ısınmak için de kullanılıyor. Sonuç malum; hava kirliliği! Dünyada
her yıl 7 milyondan fazla kişi hava kirliliği nedeniyle ölüyor. Akciğer
kanserine bağlı ölümlerin yüzde 36’sının, kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin
yüzde 24’ünün sorumlusu kirli hava. Havamızı temizlemek için enerji, sanayi ve
ulaşım politikalarını değiştirmek gerek. Birkaç günde olacak iş değil. Günlük
hayatta ise yapabileceklerimiz sınırlı. Havanın çok kirli olduğu günlerde
dışarıda geçirdiğimiz zamanı azaltmak bile önemli olabilir. Bunu yapabilmek
için de havanın ne kadar kirli olduğunu bilmemiz gerek. Türk Toraks
Derneği’nin, akıllı telefonlarınıza indirebildiğiniz uygulamasıyla bulunduğunuz
yerdeki hava kirliliğini saati saatine izleyebilirsiniz. Nefesiniz Cebinizde
adlı ücretsiz programı cep telefonunuza indirmeniz yeterli. Uygulama,
istediğiniz hava kirliliği ölçüm istasyonundan bilgi almanızı sağlıyor ve bu
değerleri Dünya Sağlık Örgütü’nün verileriyle kıyaslıyor. Size havanın çok
kirli olduğu anlarda uyarı bile gönderiyor. Mutlaka kullanın. Hem sağlığınızı
koruyacak hem de bizi bu hava kirliliğine mahkum eden politikaların sonuçlarını
gördükçe isyan edeceksiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder