Doğalgaz Faturasına Kökten Çözüm: "Tutumlu Binalar"

Doğalgaz ve elektrikte üst üste gelen zamlar herkesi kara kara düşündürüyor. Havaların soğumasıyla ayyuka çıkan doğalgaz ve elektrik faturası korkusunun çözümü ise Türkiye'nin uzun zamandır ihmal ettiği bina yalıtımından ve enerjiyi verimli kullanan binalardan geçiyor.
Türkiye'deki 18 milyon konutun yüzde 92'si yalıtımsız ve bunun Türkiye'ye zararı yılda yedi milyar dolar. Buna rağmen, ODTÜ'deki örnek uygulamalar, TOKİ'nin İstanbul Kayabaşı konutlarında yalıtımlı binalardan oluşan toplu konut projesi gelecek için umut veriyor.

Özgür Gürbüz - Yeni Aktüel
27 Kasım - 3 Aralık 2008

Ankara'daki Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'na ait 50. Yıl Yetiştirme Yurdu'nun doğalgaz faturası 2006 yılında iki yıl öncesine göre tam 25 bin YTL azaldı. Küresel ısınmadan dolayı değil, başarılı bir yalıtım uygulamasından ötürü... Elektrik İşleri Etüd İdaresi (EİE) ve İZODER, 2004 yılında önce kolları sıvadılar, sonra da dikkatlice seçilmiş yalıtım malzemeleriyle 1973'te yapılmış bu eski binanın duvarlarını. 2006 yılında, yurdun ısınması için harcanan doğalgaz miktarı tam yüzde 63 azaldı. Yalıtım için harcanan 93 bin YTL, devletin cebine her yıl 25 bin lira bırakmaya başladı. Bu akıllı hareket, ilk başta büyük gibi görünen 93 bin liranın yaklaşık dört yıl içerisinde geri kazanılmasını sağladı. Önümüzdeki yıldan sonra 50. Yıl Yetiştirme Yurdu, bir anlamda devlete para kazandırmaya başlayacak...

120 YTL'lik fatura 60'a iniyor
50. Yıl Yurdu, ne yazık ki Türkiye'de kötü yalıtımla inşa edilmiş tek bina değil. Türkiye'de yaklaşık 18 milyon konutun olduğu söyleniyor ve bunların yüzde 92'si yalıtımsız. Isı, Su, Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği (İZODER) Genel Koordinatörü Ertuğrul Şen, bunun Türkiye'ye getirdiği mali külfetin yılda yedi milyar dolar civarında olduğunu söylüyor. Son dönemde petrol fiyatlarındaki gerilemeye rağmen, 2008 sonunda enerji ithalatının ederinin 50 milyar doları aşacağını belirten Şen, “Bu rakamın da en az yüzde 50'sini israf ediyoruz. Vatandaşın aile giderleri içerisinde yer alan en önemli faturalarından biri enerji. Bugün, hiç ödemiyorum diyen birinin ödediği rakam ayda 120-130 YTL. 120-130 metrekarelik binalar için bu rakam çok daha yukarılara, 300'e kadar çıkıyor. 100 metrekarelik eve 120 YTL fatura geliyorsa, yalıtımlı bir evde bu 60'a iniyor” diyor.
Bu rakamın daha aşağılara inmesi de mümkün. Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) tarafından Kızılay'ın Ar-Ge merkezi için tasarlanan 370 metrekarelik bina, kendi enerjisini kendi sağlayacak şekilde inşa ediliyor. Projeyi yürüten Mimarlık Araştırma Tasarım ve Proje Uygulama Merkezi (MAPTUM), daha önce de ODTÜ içinde üç katlı bir tutumlu bina inşa etmiş. Güneşten azami faydalanan, 10 cm'ye varan taş yünü bazlı yalıtımıyla üniversiteye oldukça az doğalgaz faturası çıkaran bir bina...
İnşaatı süren ikinci bina ise kendi enerjisini üretmeyi de planlıyor. Binanın kendi enerjisini üretmesindeki anahtar kelime aslında tasarruf. Güneş enerjisinden mümkün olduğunca fazla faydalanmak işin olmazsa olmazı. Örneğin binaların girişlerinin olduğu bölümlerin güneye bakması çok önemli. ODTÜ'deki diğer binaların aksine, MAPTUM tarafında yapılan bu iki bina güneye bakıyor. MAPTUM Enerji ve Çevre Danışmanı Arif Künar, şakayla karışık, ODTÜ içinde bir özeleştiri yaptıklarını söylüyor. Binada kullanılan tuğlalardan camlara kadar herşey özenle seçiliyor. Binanın güneye bakan tüm cephesi kalın bir tuğlayla örülü. Önünde de camdan bir sera var. Dışarıdan bakanlar serayı görecek. Seranın camla kaplı yüzeyi ısıyı içinde depoluyor. Duvarın üzerindeki menfezlerden (hava kanaları) istendiğinde bu sıcak hava binayı ısıtmak için içeri alınıyor. Yazın ise seradaki diğer menfezlerin de yardımıyla sıcak havanın dışarı atılması yine bu sera yoluyla yapılacak.

Isıtma ve soğutma topraktan
Binadaki bir başka özellik ise ısı pompaları. Su ya da benzeri bir sıvının depolandığı toprağın altında meterelerce yol alan borular, kışın ısıtma, yazın soğutma amaçlı kullanılacak. Benzer sistemler bugün alışveriş merkezlerinde de kullanılıyor. Künar, toprağın üç metre altında sıcaklığın 10 derecede sabit olmasından faydalanarak bu suyu pompalarla kışın ısıtma, yazın soğutma amaçlı kullanacaklarını söylüyor. Çatıya monte edilecek şeffaf fotovoltaik paneller ise hem ışığı kesmeyecek hem de elektrik üretecek. Böylece ısı pompalarının kullandığı elektrik enerjisi de buradan karşılanacak. Aydınlatma amaçlı çalışmalar ise led ampullerle desteklenecek. Bilindiği gibi Edison'un bulduğu 100 vatlık ampulün yaptığı işi 20 vatlık verimli ampuller yapabiliyor. Led'lerde ise aynı işi 2-3 vatlık bir ampulle yapmak mümkün.

Türkiye'nin bu konuda ne kadar geride kaldığı Almanya ile kaşılaştırılınca ortaya çıkıyor. Almanya'daki evlerde metrekare başına 30-70 watt enerji harcanırken, Türkiye'de bu rakam 300-350 watt'ı buluyor. “Bu korkunç bir şey” diyen Arif Künar'a göre Türkiye'nin kurtuluşu, 2009 yılında çıkması beklenen Bina-Enerji Performans Yönetmeliği'ne bağlı. Yeni binalarda uygulanması zorunlu olacak yönetmelik için uyarıda bulunan Künar, “Eski binalarda ev alınıp satılırken enerji performans şartnamesi istenecek. Ev satın alırken ya da kiralanırken evin sertifikasını isteyebileceksiniz. Yalıtım durumu, metrekare başına tüketilen enerji burada yazılmış olacak. Elektrikli aletlerde olduğu gibi evler de “A” ve “B” sınıfı şeklinde sınıflandırılacak” diyerek hem inşaat sektörünü hem de vatandaşları konuya özen göstermeye çağırıyor.

TOKİ'de “tutumlu bina” yapacak
Her ne kadar ODTÜ'de yapılan binanın deneysel amaçlar taşıdığı söylense de burada elde edilen bilgilerin uygulama alanı bulma şansı da giderek artıyor. Bunun en iyi örneği ise Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından İstanbul Kayabaşı'nda yapılacak binalarda atık suların yeniden kullanılmasından, dışarıdan mantolamaya ve fotovoltaik panellerden tasarruflu duş bataryalarına kadar birçok “lik” planlanıyor. Genelde lüks konutlarda rastlanmaya başlayan bu standartların toplu konutlarda uygulanması önemli bir adım olarak nitelendiriliyor. TOKİ'nin hesaplarına göre yatırım maliyetinde yüzde 5'lik bir artışla yüzde 50'ye varan oranlarda yakıt tasarruffu mümkün. Şimdi, elimizdeki soru şu: “100 bin liralık bir daire alıp ayda 100 YTL fatura ödemeyi mi, yoksa 105 bin YTL ödeyip ömür boyu faturalara 50 YTL ödemeyi mi tercih edersiniz?” Karar sizin!
***

“Yalıtım kredileri verilsin”
Ertuğrul Şen
İZODER Genel Koordinatörü

Vatandaşı bu konuda özendirmek gerek. Yalıtım malzemelerinden KDV kaldırılabilir, yalıtım kredileri verilebilir. Yalıtım yaptıranlar daha düşük enerji kullanacakları için kademeli enerji fiyatları kullanılabilir. Yani, az enerji harcayanların ödedikleri birim fiyatlar düşürülebilir, az kullanmak teşvik edilebilir. Batı'da kredi değil hibe bile veriliyor. Almanya'da enerji verimli bina yapmak ya da dönüştürmek için alacağınız 50 bin euroluk kredinin 8 bin 500'ünü hükümet hibe ediyor. Türkiye'de yapılabilecek ilk adım ısı yalıtımının desteklenmesi. Biz yalıtım sektörü olarak kampanyalar yapıyoruz, vatandaş bilinçleniyor ama bir noktaya geliyor tıkanıyor. Ortalama olarak metrekare başına 30-50 YTL arasında standartlara uygun bir yalıtım mümkün. 100 metrekare için dört bin YTL'lik bir yatırım gibi. Kredilendirirseniz, dört yıl boyunca yüksek faturanızı ödemiş gibi ödeyebilirsiniz ama ardından faturalar yarıya iniyor. Vatandaş bunun farkında ancak yapamıyor. Burada devletin devreye girmesi gerek. 2008 yılından sonra yeni yapılan binalarda uygulanması gereken standartlar var ancak denetim ayağında aksama var. Yeni binalarda hiç yapılmamış yalıtımlar ya da denetime denk gelmediği için eksik olan binalar bile çıkabiliyor. Türkiye genelinde yüzde 50 kaçak yapılaşma olduğu da unutulmamalı.
***
Tutumlu Binaların “Püf” Noktaları
* Binaların plan aşamasında güneş dikkate alınarak yapılması şart. Hem aydınlanma hem de ısıtma için binanın konumu kritik önem taşıyor.
* Kullanılan malzemelerin kalitesi çok önemli. Almanya'da 30 cm kalınlığa varan yalıtım örnekleri var. Türkiye'de genelde bu beş cm.
* Camlar eskisinden çok daha önemli. Sadece ısı kaybı için değil. Özel imal edilen camlarla ısıyı içeri almamak da mükün. Antalya'da yaygın kullanılan bu camlar ışığı içeri alıp ısının yüzde 80'ini kesebiliyor. Böylece klima kullanımının da büyük ölçüde önüne geçilebiliyor.
* Isı pompaları, su ısıtan ve elektrik üreten güneş panelleri, mini rüzgar türbinleri enerji tüketimini azaltan seçenekler ve her geçen gün daha ekonomik hale geliyorlar.
* Gün ışığını içeri taşıyan bacalar ve seralar gibi birçok yeni teknik ciddi tasarruf sağlıyor.
* Aydınlatmada kullanılan tasarruflu ampuller, ledler tutumlu evlerin olmazsa olmazı.

2 yorum:

MujganAkyuzDundar dedi ki...

selamlar.nette araya araya sizin sayfaya rastladım.Bu blogspotta kategori filan yokmu kardeş başkalarının sayfalarına nasıl ulaşılıyor.blogcu comda gezinti ve diğer sayfa ziyaretleri buldumda bu sistemde sonraki blog tıklayınca hep yabancı bloglara bağlıyor.eğer bir mail atacaksan majegitim@gmail.com basit bir soruysa da ben bulamadıysam özür şimdiden.

Adsız dedi ki...

Kategoriler eklendi e-gunlugumuze :)